Türbenin Yeri: Ser Çoban Türbesi, Amasya İli merkez ilçesi Karasenir Mahallesine yakın
bir tepenin üzerindedir.
Ser Çoban Türbesi |
Ser Çoban Kimdir: Ser Baş anlamındadır. Dolayısıyla Baş Çoban anlamında olan Ser Çoban geçimini
çobanlıkla sağlayan evliyalarımızdandır. Sade yaşamıyla, sessizliğiyle tanınmaktadır.
Kardeşi İğneci Baba’dır. Gerçek adı İbrahim Tebrizi Bahaddin Mevlana
olup İran’ın Tebriz kentinden bölgeye gelmiştir. Eğitimini Tebriz’de Şeyh
Taceddin Ebu Hamid Abdurrahman et Tebrizi’den almıştır. Moğol despot
Kongortay’ın zulümlerinden kaçarak Karasenir Köyüne gelip yerleşmiş ve burada
çobanlık yapmaya başlamış.
Türbenin Durumu: Türbe bir tepenin üzerindedir. Betonarmeden sade olarak inşa edilmiştir.
Türbenin haricinde adak kurban yerleri ve pişirme yerleri bulunmaktadır. Ser
Çoban’ın mezarının üzeri açıkmış. Hicaz Komutanı Karasenirli Mirliva Hasan
Paşa tarafından 1878/79 yıllarında ahşaptan yapılan türbe 2001 yılında
günümüzdeki haliyle betonarmeye dönüşmüştür.
Ziyaret Nedeni: Türbe özellikle hayır duası için ziyaret edilmektedir. Ser Çoban vefat
edince koyunları birer ağaç olup türbesinin etrafına dizilmiş. Bu yüzden türbe
etrafından ağaç kesilmez. Ser Çoban Amasya merkezine yakın olması sebebiyle ve
türbenin etrafının mesire yeri olarak kullanılmasıyla yoğun olarak ziyaret
edilmektedir. Türbe her türlü hastalık ve dilek için ziyaret edilmektedir.
Ziyarete gelen Sünniler özellikle Cuma günü gelip namaz kılıp, kuran okurlar.
Diğer kesimler haftanın her günü gelip türbenin etrafında yedi kez dönerler,
mum adağında bulunurlar, türbeyi değişik yerlerinden öperler. Çocuksuz
kadınların dilekleri türbedar ile birlikte yapılır. Adaklar genellikle kurban
adağıdır.
Menkıbeler: 1-) Ser Çoban kardeşi İğneci Baba’ya ziyarete gelir. Yanında bir mendil
içine koyduğu sütü getirir. Dükkana girince elindeki mendilini askıya asar.
İçeri giren bir bayan müşterinin topuğuna bakınca askıdaki mendilden süt akmaya
başlar. Müşteri gidince İğneci Baba durumdan utanan kardeşine seslenir:
“Keramet dağ başında ermekte değil, keramet burada, çıkındaki sütü
damlatmamakta.”
2-) Ser
Çoban koyunlarını otlatırken başkasının bahçesine koyunu girerse üç gün
sütünden içmez, köylülere bedavaya verirmiş.
3-) Ser
Çoban bölgeden geçen bir komutan ve binlerce askerini azıcık yemeğiyle doyurmuş
ve bir kez daha keramet göstermiştir.
4-) Ser
Çoban’a misafir gelecektir. Onları layıkıyla ağırlamak için bir koyun kesmek
ister. Bir koyunu gözüne kestirir ama koyun erenden köşe bucak kaçar. Bu durumu
gören köylüler Ser Çoban’ın çok kızacağını düşünürler. Ama Ser Çoban koyunu
yakalayınca ona şöyle seslenir: “Seni yordum mübarek. Gel seni gözlerinden
öpeyim.” Sonra koyunu kesmek için kuytu bir yere götürür, fakat etrafını bir
sürü yabani hayvan çevirir ve koyunu kesmesini söylerler. Bunu üzerine Ser
Çoban aralarından bir karaca seçer ve onu keser.
Kaynakça: Abdülhalim Durma –Evliyalar Şehri Amasya -2003 / Rahime Özdoğan –Amasya’da Adak Yerleri İle İlgili Halk Anlatıları -2006 / www.amasya05.net
Kaynakça: Abdülhalim Durma –Evliyalar Şehri Amasya -2003 / Rahime Özdoğan –Amasya’da Adak Yerleri İle İlgili Halk Anlatıları -2006 / www.amasya05.net
Taylan
Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder