Mevlevi Cami Sandukaları |
Aba Puş-i Veli Kimdir: Aba Puş Bali, Abalı Veli, Bali Sultan olarak da anılan Anadolu evliyasının asıl adı Bali
Mehmet Çelebi’dir.
Germiyan şehzadelerinden Hızır Paşa’nın oğlu, Afyonkarahisar’da Mevleviliğin
piri olan Sultan Divani’nin babasıdır. Hz. Mevlana Celalettin-i Rumi'nin torunlarındandır. Babasının kendisine
vermiş olduğu saltanat elbisesi yerine, tarikat abası giymiş olduğundan dolayı
kendisine “Aba Puş-i Veli” denmiştir.
Zahiri ve Batini ilimleri kısa zamanda öğrenmiş ve kısa zamanda ahlak ve
edep numunesi olarak anıla gelmiştir. Devrinin büyük alimleri ve devlet ileri
gelenleri onun sohbetinde bulunmak istemişlerdi. 120 yıl yaşadığı
söylenmektedir. 1365 yılında doğmuş, 1485 yılında vefat etmiştir.
Türbenin Durumu: Türbe Mevlevi Camisinin içinde bulunan sandukaların
arasındadır.
Ziyaret Nedeni: Afyonkarahisar Mevleviliğinin önemli şahsiyetlerinden
olan Abalı Veli Mevlevihane ziyaret edilirken kendisi de unutulmayarak bir
hayır duası ile anılmaktadır.
Menkıbeler: 1-) Timur Han Afyon tarafına geldiğinde, onun bölgesine girmek istemez ve
Abalı Veliye bazı ihsanlarda bulunmak ister. Abalı Veli ise Timulenk’e hitaben
“Bizim abamız, elbisemizi terk ve ihtiyaçsızlık elbisesidir” diyerek ihsanları
rededer. Timur Han’da “Böyle zatlar boş değildir, sizin bulunduğunuz yerler
viran olmaz” diyerek kendisinin büyüklüğünü tasdik eder.
2-) Aba Puş-i Veli rahat ibadet yapmak için
Hıdırlık Dağındaki Dedeini denilen mağarada inzivaya çekilerek ibadetini
yapmaktadır. Mevlevi dergahından bir
derviş dedeinine telaşlı ve heyecanlı vaziyette tırmandı, üzüntülü olduğu
halinden belli idi. Aba Puş-i Veli Hazretlerinin yanına vardı. Selam verdikten
sonra dedi ki "Efendim şehirde şiddetli bir veba hastalığı baş gösterdi
büyük oğlunuz vefat etti. Cenaze ve dervişler sizi bekliyor" dedi. Aba
Puş-i Bali 'İnna lillehi ve inna ileyhi raciun" dedikten sonra dervişe
hitaben 'gereken şeyler yapılsın' dedi ve ibadet etmeye devam etmek istedi.
Bekleyen derviş ağlamaklı bir sesle "Lakin efendimiz sadece büyük oğlunuz
değil ortanca oğlunuz ve kızınızda vefat eylediler" dedi. Veli Hazretleri
yine "gereken işler yapılsın" dedi. İbadetine devam etti. Ertesi gün
başka bir derviş geldi. Getirdiği haberi söylemek istemedi, yutkundu lakin efendi
hazretleri dervişe 'söyle ne saklıyorsun' dedi. Dervişte "Efendim küçük
oğlunuz Mehmet'de vefat eyledi" dedi. Aba Puş-i Bali Hazretleri
"hayır o ölmemiştir o uykudadır" buyurdu. Oturduğu yerden kalktı.
Dede ininden yavaş yavaş indiler. Oğlunun yattığı yere geldiler. Hakka teslim
ve huzur içinde Allah’a ellerini kaldırdı ve duasını yaptıktan sonra uyuyan
yavrusunu yani Sultan Divani’yi yattığı yerden kaldırarak dergaha götürür.
3-) Aba Puş-i Veli vefat edince Mevlihanenin
bahçesine defin edilir. Definin ardından Mevlevi talebeleri meydana gelen bazı
olayların Abalı Veli’nin kerametleri olduğu söylenir. Bunun böyle olmadığını,
bunları talebelerin uydurduğunu söyleyen bir kişinin dili tutulduğu, gözlerinin
görmez olduğu ve üç gün içinde de kötü bir vaziyette vefat ettiği
söylenmektedir.
Kaynakça: Abdulhalim
Durma – Evliyalar Şehri Afyonkarahisar – 2009 / Mehmet Gündoğan – Afyon
Alimleri Evliyaları -1994 / Yusuf Ilgar – Afyonkarahisar’da Mevlevilik -1992 /
Türkiye Gazetesi Evliyalar Ansiklopedisi Cilt-1 -1992.
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder