Gümülek Dağı |
Ziyaret Nedeni: Aydaş çocuk için Gümülek’e gidilir. (Aydaş Çocuk: Gelişimini tamamlayamayan çocuklara verilen addır. Aydaş Aşı: Çocuğu sağlıklı olan ailelerden habersiz odunluklarından odun alınır. Bu odunların ateşinde dövme pilav pişirilir. Komşular davet edilir, Aydaş Aşı’na. Onlar da birer odun atarlar ve aşın suyuyla çocuk yıkanır. Kırk taş kazana atılır, her gelen kazana odun atar ve bu suyla çocuk yıkanır. Zayıf çocuk mezara götürülüp toprağına yatırılır, ağlarsa iyileşeceğine, ağlamazsa toprağı istediğine ve öleceğine inanılır.)
Konuşamayan ve yürüyemeyen çocukların iyi olması için Gümülek’e gidilir. Çocuğu olamayanlar Gümülek Dağındaki mağaraya giderler, buradaki kayalara ip bağlarlar, ipin ucuna da çöp bağlarlar. Eğer çöp sallanırsa çocuklarının olacağına inanırlar.
Mağara içinde bir kayadan suyun şifalı olduğu söylenir. Suyun romatizmalı hastalara ve bel ağrısına iyi geldiği söylenmektedir.
Yağmur duası için dağdaki türbeye ve mağaraya ziyarete gidilir. Ziyarete da adak olarak, kurban kesilir ve yağmur duası edilir.
Menkıbeler: 1-) Dağda bulunan mağarada kayaların arasında bir pınar vardır. Suyu azdır ama ne kadar içilirse içilsin su bitmez. Bu suyu kötü niyetli kişiler göremiyor.
2-) Bu suyun yanında eskiden bir mermer direk bulunurmuş. Bu direği yeri gelir on kişi elele tutuşup kucaklayamazmış. Gün gelir bir kişi kucaklar ve dileklerinin olacağına inanılırmış. Bir gün Bozgüney Köyünden bir kişi altın bulmak amacıyla direği yerinden sökmüş ve kısa zamanda ölmüş. O günden beri köyünde düzenli olarak her yıl iki trafik kazası olurmuş. Köylüler bu kazaları bu direğin yerinden oynatılarak düzenin değişmesi olarak yorumlarmış.
3-) Bu dağda yatanların iyi kişiler olduğuna inanılmaktadır. Ramazan ayında iftar vakti buradan top atışının yapıldığı söylenmektedir. Dedebeli’nden de cevap gelirmiş. Buranın adı bu topların güm seslerinden dolayı Gümülek olarak söylenegelmiştir. Dağın girişinde bulunan ardıç ağacını Bolatpınar’lı bir köylü kestiği günden beri dağdan top sesi gelmemektedir…
4-) Hz. Ali savaşırken bu dağa gelmiştir. Atının ayak izi bir kayanın üzerinde bugüne kadar gelmiştir. Bu izler mağaranın ağzında bulunan iki adet soytaşın (Çok büyük düz taş) üzerinde yer almaktadır.
Kaynakça: Suat Savur- Adana İli Tufanbeyli İlçesi Halk Kültürü Araştırması- 2010 / Bayram Akduman- Tufanbeyli’nin Sosyo-Kültürel ve Dini Yapısı Üzerine Bir İnceleme -2006 / www.panoramio.com
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder