Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Türbe Tabelası |
Seyyid Hasan Basri Kimdir: Seydiler kasabasına ismini veren Seyyid Hasan
Basri ve arkadaşlarıdır. Halep’te öğrenim gördükten sonra, Hacı Bektaşı
Veli’nin yanına gelen Hasan-ı Basri burada eğitimini tamamlayıp arkadaşları,
Yargeldi Sultan, Hayran Balı Sultan ve Karaca Ahmet Sultan ile birlikte
Afyonkarahisar’a gelip burada dağılırlar ve kendi zaviyelerinin kurarlar.
Hasan-ı Basri’nin Kadiri tarikatına mensup olduğu belirtilmektedir.
Bektaşi
menakıplarında adı Karaca Ahmet Sultan ile birlikte adı anıldığından Hasan-ı
Basri’nin 13.yüzyılın sonu veya 14.yüzyılında başında yaşadığı düşünülmektedir.
1333 tarihli icazetnameye göre asıl adı Hasan bin Basri bin Habib’dir.
Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Türbenin Durumu: Türbe camiye bitişiktir. Ahşap tavanlı türbe yine iki adet ahşap direk
ile desteklenmektedir. Türbede Hasan-ı Basri’nin sandukasının haricinde bu
zaviyede görev almış arkadaşlarının sandukaları bulunmaktadır. Türbede Hasan-ı
Basri, eşi ve oğlunun türbesinin haricinde yedi tane arkadaşının türbesi
bulunmaktadır. Türbede dört adet sancak bulunmaktadır. Ayrıca gelen hastanın
türbede gecelemesi için de bir yatak bulunmaktadır.
Türbenin
yanındaki hazirede değişik dönemlerden kalma arkeolojik devşirme taşların da
kullanıldığı mezarlar bulunmaktadır.
Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Seyyid Hasan Basri Türbesi |
Ziyaret Nedeni: Genellikle kedi köpek ısırması üzerine ısırılan kişi türbeyi ziyarete
getirilir. Türbedar tarafından türbeden alınan toprakla ovalanan kişiye, perhiz
verilir ve tuz yedirilir. Hayvan tarafından ısırılan kişinin, eğer ısırılmadan
kısa zaman sonra türbeye getirilirse iyileşeceğine inanılır.
Türbeye
bayılma ve benzeri rahatsızlıkları olan hastalar getirilir. Hastalar günün her
saati kabul edilir. Hastaya tekkenin görevlendirdiği hastabakıcılar bakar.
Hasta suya baktırılır, üşüyüp üşümediği sorulur.
Türbeye
Hasan-ı Basri hazretlerinin torunları bakmaktadır. Gelen hastaya kadınsa kadın,
erkekse erkek görevli eşlik eder. Kuduz tedavisinde şu ilginç uygulama yapılır:
Ağustos ayının başında 10 gün kadar tekkeye 1cm büyüklüğünde Kuduz Böceği
denilen böcekler gelmektedir. Bu böcekler sadece Tekke görevlileri tarafından toplanır
ve kaplara konularak ölmesi beklenir. Ölünce güneşte kurutulan böcekler, tedavi
için toz haline getirilir.
Hayvanlar
ısırılan kişiler tedavi için tekkeye gelir. Muayene edildikten sonra tedavi
genellikle bir gün sürer ve yeterli sonuç alınamazsa tedavi üç güne çıkarılır,
sonra yanına terkipten verilerek hasta evine gönderilir. Tedavide, hasta Hasan-Basri’nin
sandukası yanında dua ettirilir, tekke suyunun içine bir fiske Kuduz Böceği
tozu, türbe toprağı karıştırılır ve hastaya üç yudumda içirilir. Sonra yağsız,
tuzsuz çorba mayasız ekmekle beraber hastaya verilir. Hasta tedavisi
iyileşinceye kadar aynı şekilde devam eder.
Kuduz Böceği Unu |
Menkıbeler: 1-) Bektaşi Menakıbına göre Seyyid Hasan Basri, Karaca Ahmet
Sultan, Yargeldi Sultan (Akşemsettin) ve Hayran Veli Sultan
arkadaştırlar. Eğitimlerini tamamlayıp Afyon’a gelirler ve dolaşırlarken
susarlar ve namaz vakti gelmiştir. Karaca Ahmet Sultan asasını yere vurur ve
yerden su fışkırır. Çıkan su ile işlerini hallederler. Bu suyun çıktığı yere
bir çeşme yapılır. Bu çeşme bugün Olucak Çeşmesi’dir.
2-) Bu
menkıbe diğer versiyonunda ise Hasan Basri ve askerleri Afyon’dan dönerlerken
askerlerinden birisi yolda rahatsızlanır. Karın ağrısı çeken askeri görünce
Hasan Basri asasını yere vurur ve topraktan “acı su” fışkırır. Bu suyu içen
askerin karın ağrısı hemen geçer. İşçehisar’ın doğusunda iki tepe arasında bu
su hala kaynamaya devam etmektedir.
Kaynakça: Nihat Aytürk – Bayram Altan – Türkiye’de Dini Ziyaret
Yerleri- Altanoğlu – 1992 / Abdulhalim Durma –Evliyalar Şehri Afyonkarahisar
-2009.
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder